Ekmek ve Gül çalışmaları örgütlüyor, çözüm sunuyor
Ekmek ve Gül'ün başlattığı “Bir Öğün Ücretsiz Sağlıklı Yemek” ve “Kız Kardeşlik Köprüsü ile Hayatı Yeniden Kuruyoruz” kampanyaları somut talepler odaklı çalışmaların yürütülmesine örnek oldu.

“Ekmek de istiyoruz gül de” diye sürdürdüğümüz mücadelemizde kullandığımız “ekmeğin” ve “gül”ün sadece romantik bir çağrışım olmadığını zaten biliyordum da tam anlamıyla ideolojik karşılıkları olduğunu son dönem kampanya çalışmalarında bir kez daha hissettim.

Uzun yıllardır genel talepler temelinde yürüttüğümüz kadın mücadelesinin doğal olarak her dönem farklı önceliklerle yol aldığı iniş çıkışlar gösterdiği bilinir. Kimi zaman kadına yönelik şiddetin ve tabii ki kadın cinayetlerinin önlenmesi, kimi zaman barış, kimi zaman geçim sıkıntısı çoğu zaman yaşam tarzına müdahale mücadelemizin merkezinde olmuştur.

Pahalılık, yoksulluk ve 6 Şubat depremi ile gündeme gelen zorunlu ihtiyaçların karşılanamaması durumunun Ekmek ve Gül çalışma gruplarının sadece yönünü ve odaklanmasını değil, yöntemini de değiştirmeye başladığı görüşündeyim.

'KIZ KARDEŞLİK KÖPRÜSÜ' VE 'ÖRNEK OLDU

Kanımca uzun erimli bir mücadele içinde iken basmakalıp söylemlerin kullanılıp genel, kapsayıcı taleplerin ifade edilmesi hitap edilen kitlede kısa süre sonra bir duyarsızlık oluşturabiliyor ve bilinç düzeyinde değişim ve dönüşüme sebep olacak düzeye erişemiyor. Hele ki umutsuzluğun, karamsarlığın arttığı, geleceğe dair kaygıların büyüdüğü günümüz koşullarında salt duygusal motivasyonlarla değil toplumsal olgulara, sınıf bilincine dayalı bir mücadele ile inancı geliştirmek gerekiyor.

Kısaca özetlemeye çalıştığım bu çerçevede değerlendirdiğimiz zaman, “Okullarda Bir Öğün Ücretsiz Sağlıklı Yemek” ve “Kız Kardeşlik Köprüsü İle Hayatı Yeniden Kuruyoruz” (Deprem bölgesi ile dayanışma) kampanyalarının sadece itirazların, protestoların, ‘yeter artık’ların değil net somut taleplere odaklı çalışmaların yürütülmesine örnek olduğunu düşünüyorum. Ki bu çalışmalarda sonuç alana kadar, gerçek, somut, elle tutulur sonuçlar görene kadar çalışmaların devam etmesi, hâlâ devam etmekte olması en önemli kriterlerden biridir.

Daha anlaşılır örnekler üzerinden ifade etmek gerekirse; her ne kadar çocuğun beslenme sorunu her iki ebeveynin de sorun ve sorumluluğu olsa da (Sistemin kadına dayattığı koşullar sonucu anne bu konuda birinci derece sorumluluk aldığından dolayıdır) çalışmanın öncelikle kadın kitleleri içinde yürütülmesinin olumlu etki yarattığını düşünüyorum.

Kadın sadece boş tencereyi doldurmaya çalışan değil ev dışında da ne yeneceğini düşünendir. O korkunç yer sarsıntısı sonucunda yerle bir olan yerlerde o kadar can kaybıyla beraber tabii ki ne yiyeceğiz ne giyeceğiz, hastalıktan nasıl korunacağız, bebeğimizin, yaşlımızın açtıktan ölmemesi için ne yapacağız, nasıl temizleneceğiz diye düşünen de yine kadınlardır.


ÖRGÜTLÜLÜK BAĞLARI GÜÇLENDİRDİ, KAZANDIRDI

Tam da bu noktada örgütlü refleks olarak birçok ilden aynı anda ve çok kısa zamanda deprem bölgesine ulaşılmış olan kız kardeşlik köprüsü çalışması, Ekmek ve Gül kadınlarının dayanışmasının sadece en örgütlü değil aynı zamanda sorun çözücü ve insana dokunan çalışmalarından oldu. Resmi kurumlara güvenini yitirmiş olan insanlar için bir paket mama ya da bir paket hijyenik ped alıp deprem bölgesine gönderilmesini sağlamak bile pek çok yeni insana ulaşılmasını sağladı.

Ekmek ve Gül çalışmasını bilmeyen uzaktan yakından tanımayan pek çok kız kardeşimiz kız kardeşlik köprüsü imzalı oluşturulan görseller aracılığıyla çalışma ekiplerimize ulaşarak yardımlaşma ve dayanışma sorumluluğunu bir örgütlülük içinde yapmayı tercih etti ki bunlar çok önemli kazanımlardır.

Kendi tecrübelerimizden yola çıkacak olursak bizim gerek hastanemizde gerekse mahallemizde destek amaçlı yaptığımız toplantı, kahvaltı gibi etkinlik ve organizasyonlarda katılımlar gerçekten iyi oldu. Kız kardeşlik köprüsü engelleri aşarak öteki yakaya ulaştı.

Depremin yarattığı öncelikli ihtiyaçlar nedeniyle doğal olarak aksasa da halen sürmekte olan bir öğün ücretsiz beslenme talebi çalışmaları da devam ediyor ve çeşitli çevrelerce mecliste dahil konuşulmaya başlandı.


ACİL İHTİYAÇLAR İÇİN YAN YANA GELMELİYİZ

Her iki kampanyayı kısmi de olsa resmi veya meşru kazanımlar sağladığını düşünüyorum. Gerçek kazanımlara ulaşana kadar giderek genişleyen kitlelerle devam ediyor. Bu mücadele süreçlerinde devletin kolluk güçleri ile karşı karşıya gelindiği pek çok durumda gösterilen kararlılık ve direnç ise kadınların bu anlamda ne kadar güçlü, inançlı, sabırlı ve inatçı olduğunu göstermiyor mu?

Her ne kadar deprem sonrası duyarlılık ve farkındalık giderek azalmış olsa da oradaki barınma, iş, eğitim, sağlık sorunlarının devam ettiği herkes tarafından biliniyor. O halde kız kardeşlik köprüsü de devam etmek zorunda. Tam da bu sebeple deprem bölgesinde bulunmak, gerçek sorun ve ihtiyaçları tespit etmek, sadece bu ihtiyaçların giderilmesi için yalnızca dayanışma oluşturmak değil kitlelerin talep etmesini sağlamanın öncelenmesi gerektiği düşüncesindeyim.

İlk aşamada tabii ki acil ihtiyaçların giderilmesi konusunda dayanışma ağını örmek önemliydi ancak bu sorunların vatandaşın kurduğu dayanışma, yardımlaşma merhameti ile değil devletin sağlaması gereken hizmetler ile çözülmesi gerektiğini odak noktasına alan bir çalışmayı yaygın bir şekilde yürütmek gerek. Seçim sonrasında deprem bölgesinden gelen oyların nasıl yorumlandığına ilişkin hepimizin bir gözlemi olmuştur, tabii ki usulsüzlükler olabileceğini bilsek de depremde zarara uğrayan kesimlerin ağzından dinleme ihtiyacı da bizi o illere götürüyor. Bu süreci neden ve sonuçlarıyla değerlendirerek bundan sonraki çalışmalarımızı yerel halkın da katılımını sağlayarak sürdürmek gerçek kazanımlar sağlayacaktır.

Bir öğün ücretsiz beslenme talebi ise bırakın geçen yılı dünden çok daha acil bir talep. Dolayısıyla kapsamına eğitimin her alanındaki özelleştirmeleri karşısına alan söylemin daha yüksek sesle duyurulduğu bir çalışma olarak yaygınlaşmalı. Hele ki ÇEDES gündemdeyken, karma eğitim yok edilmek istenirken ve kadın hastaneleri açılması tartışılırken.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
‘Her okulda bir öğün ücretsiz, sağlıklı yemek’ tal...

Yerel yöneticilere, en alttan en üste sağlık ve eğitimden sorumlu devlet yetkililerine bu sesi duyur...

Kız kardeşlik köprüsüyle hayatı yeniden kuruyoruz

Tüm kadınları kız kardeşlik köprüsüne katılmaya, hayatı hep birlikte yeniden kurmaya çağırıyoruz…

We rebuild our lives through bridges of sisterhood...

We do our best to spot the adequate needs in the field, organize the necessary support and make sure...