Aile Bakanlığı, nafakayı hedefe koyma, kadınları güçlendirecek politikalar geliştir!
Kadınların güçlendirilmesine ilişkin bir söz etmeyen ama nafaka hakkını hedefe koyan bir Aile Sosyal Politikalar Bakanı var karşımızda...

Yeni Kabine, yeni Bakanlar her biri ile yavaş yavaş tanışıyoruz. Milli Eğitim Bakanı ile karma eğitimi tartışmaya açması ile tanışmış olduk. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ile de geçtiğimiz haftalarda yapmış olduğu toplantıda sarf etmiş olduğu sözlerle. Gazetecilerle yapmış olduğu toplantıdan basına yansıyan kısımlar 6284 sayılı Kanun’a dokunulmasına karşı olduğu başlığı ile basına yansıdı. Ama açıklamalarının geri kalanında süresiz nafakaya karşı olduğu büyük başlıklarla yer aldı. Bu noktada düzenleme yapılması gerektiğini de ifade eden Bakan, kadınların nafaka hakkına yönelik saldırının Meclis’in yeni döneminde de hükümetin gündeminde olacağının sinyallerini çok açık ve net vermiş oldu böylece.
Ülke ekonomisinin içinden geçtiği dönem, hiçbir harcamanın karşılanamaz hale gelmiş olması, kadınları birkaç kez daha mağdur ederken Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı nafakaya ilişkin yeni düzenleme yapılması gerektiğini söylüyor.

Sosyal politikalar da Bakan’ın sorumluluğu altında. Ayrı bir kadın bakanlığı uzunca bir zamandır yok ülkede biliyoruz ki. Kadını aile içerisinde tanımlayan AKP iktidarı kadınlara dair politikaları da bir süredir Aile ve Sosyal Politikalar başlığı altında belirliyor.

Sosyal politikalara dair sorumluluğu olan, olması gereken Bakan’ın ağır yoksulluk koşullarının yaşandığı ülkede kadınlara dair bu noktada almayı planladıkları önlemleri konuşması gerekirken, kadınların boşanma durumunda biraz da olsa güvencesi olabilecek nafakanın kaldırılmasına ilişkin konuşma yapması üzerine düşünelim biraz.

İçinden geçilen dönemde boşanmak, boşanmayı düşünmek mali olarak olanaksız hale gelmiş durumda. Kadınların toplumsal cinsiyet rolleri nedeniyle yüklendikleri sorumluluklar çoğu zaman kadınların çalışmasına dahi engel olmakta. Ülkedeki kreş fiyatları, kamu kreşlerinin neredeyse olmadığı düşünüldüğünde, kadınların elde ettiği gelirleri geçen rakamlara ulaşmışken, kadınlar çocuk doğurduktan sonra çalışma hayatına çoğunlukla dönemiyorlar. Dönseler dahi evden çalışma, yarı zamanlı çalışma, esnek çalışma gibi çalışma biçimleri söz konusu oluyor ki bu da erkeklerden sürekli düşük ücret almak anlamına geliyor.

Yıllar böyle geçerken, bir gün boşanmaya karar verdiğinizde, boşanmak zorunda kaldığınızda asla tek başınıza yaşayabileceğiniz bir gelire sahip olmanız mümkün olmuyor. Hele de şu anki durumda. Bir ev kirasının eşlerin birlikte olduğu durumda bile karşılanması olanaksız hale geldiği bir ülkeden söz ediyoruz çünkü.

Boşanma komisyonları kuran, boşanmaları engellemeyi temel bir hükümet politikası haline getirmeye çalışan AKP, bu noktadaki en temel gündemden vazgeçmiyor. Bir geliri olmayan ya da erkeklerden az gelire sahip olan kadınların nafaka hakkını ısrar ve inatla yok etmek istiyorlar.
Ekonomik sorunların alıp başına gittiği, herkesin geçinmek için ne yapacağını şaşırmış olduğu ülkede nafaka hakkına saldırıyı bırakın, sosyal politikalara dair yeni planlar yapılması gerekir. Kadınların mali olarak desteklenmesi için sosyal yardımlar, kira ve çocuk yardımları gibi ödemeler, çocukların okullardaki beslenmesinin ücretsiz sağlanması gibi düzenlemelerin gündem olması gerekir.  Bunlara dair bir söz etmeyen ama nafaka hakkına dair söz söyleyen bir Aile Sosyal Politikalar Bakanı var karşımızda işte.

O nedenle nafakanın tartışılmasını bırakalım, yeni önlemlere, yeni düzenlemelere ihtiyaç var ülkede. Boşanan yalnız yaşayan, yaşamak durumunda kalan kadınların güçlendirilmesi için planlamalar yapılmalı. Bir lütuf gibi, bir sadaka gibi değil ama. Seçim döneminde AKP’nin sosyal yardımların kesileceği tehditleri ile emekçilerin oylarını aldığını hepimiz biliyoruz. Bir devletin yurttaşlarını mali açıdan destekleme sorumluluğu ve yükümlülüğünü iktidar partisinin lütuf gibi sunmasını yerel seçimlere de adım adım gittiğimizi düşündüğümüz şu günlerde yeniden konuşmaya ve tartışmaya ihtiyacımız var.

OKULLARDA BİR ÖĞÜN YEMEK TALEBİMİZ SÜRÜYOR
Bir öğün yemek kampanyasını hatırlayalım tam da bu noktada. Ekmek ve Gül’ün başlattığı ve tüm ülke genelinde ses getiren kampanya sonucunda anaokullarında ve taşımalı eğitim kurumlarında bir öğün ücretsiz yemek hakkını kazandık hep birlikte. Kampanya devam ediyor. EMEP Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca’nın Meclis’te aldığı ilk sözde, kampanyayı hatırlatıp Meclis’i göreve çağırmıştı. Okulların açılması ile kampanya hız kazanarak devam edecek.

Kadınların açlık ve yoksullukla sınandığı şu günlerde nafaka hakkının tartışılmasını, sözünün dahi edilmesini kabul etmiyoruz. Nafaka hakkı ile birlikte devletin ekonomik önlemler almasını, sosyal devlet olmanın gereklerini yerine getirmesini bekliyoruz.
Sadece beklemiyoruz elbette. Gaziantep’teki Şireci işçilerinin direnişi hepimize yol gösteriyor. Ülke genelinde ek zam talep eden emekçiler hepimizin taleplerini dillendiriyor. Akbelen’de orman katliamına direnen kadınlar, ağaçlara çocukları gibi sarılan teyzelerimiz vazgeçmemiz gerektiğini gösteriyor.

İlgili haberler
En az 13 kentin Aile ve Sosyal Hizmetler Müdürü il...

İstismarı ve şiddeti önlemesi, çocukları ve kadınları koruması gereken Aile ve Sosyal Hizmetler Baka...

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bütçesi kadınla...

Bugün Mecliste görüşülecek Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bütçesinden kadınların payına ne düşec...

Afganistan'da yeni hükümetin Yüksek Eğitim Bakanı:...

Afganistan'da Taliban hükümetinin Eğitim Bakanı: Karma eğitim olmayacak, ders içerikleri gözden geçi...