Hastanede yaşadıklarımız saymakla bitmez
Hastane işçisi bir kadının yaşadıkları hiçbirimize yabancı değil. Her gün birçok angarya iş yaptırılan işçiler, işten atılma korkusu yaşamadan yaşadıkları sorunlara çözüm istiyor.

Merhaba emekçi kardeşlerim, ilk etapta şunu söyleyeyim; 11 yıldır hastanede çalışmaktayım. Bu yıllar da birçok şey gördük, geçirdik. Ben taşeron işçisiyim ve çalışma koşullarımızı, şirketin bizlere yaptıklarını anlatmak istiyorum. En önemlisi biz kadınlara nasıl mobbing uyguluyorlar, bunları birkaç örnek vererek dile getirmek istiyorum. Yaşadığımız sorunların başında biz işçileri, her zaman en alt kademe görmeleri, şirketin bizim arkamızda durmaması geliyor. Sendika da arkamızda durmuyor. Yoğun bakım hastasını MR, BT gibi şeyler için temizlik personeliyle yalnız gönderiyorlar. Şefler bize yalnız gidemezsiniz diyor, fakat yanlarına bir doktor, hemşire gelse şefler bu sefer gidebileceğimizi söylüyorlar. Yani ikili oynuyorlar. Eğer ki işçi “Ben gitmem, sorumluluk almam” derse, hemen şirket yetkilileri iş kıyafetlerini teslim et, işi bırak dışarıda çok işsiz var” diyerek bizi işten atmakla tehdit ediyor.

İŞÇİLER ARASINDA AYRIM YAPILIYOR
Başka sıkıntılara gelirsek; bir arkadaş vardiyaya 15 dakika geç geldi diye yevmiyesi kesildi, eve gönderildi; gece vardiyasında evrak vermek için ambulans garajına yalnız gönderilen kadınlar nöbetçi memuru uygunsuz halde gördüler, bunu şirkete bildirdikleri halde memur sadece uyarı aldı. Paralarımız zamanında yatmıyor, personeller arası AKP’li ya da değil diye ayrım yapılıyor.
Bazı arkadaşlar yıllardır aynı bölümde çalışırken bazılarımız rotasyona tabi tutuluyoruz. Buna da şirket karar veriyor, istediği kişileri sabit çalıştırıyor, istediklerini çalıştırmıyor. Bayramlarda o kişiler çalışmıyor geriye kalan çalışıyor. BT ve MR tetkiklerinin öğleden sonraya kalması işi daha da yoğunlaştırıyor, personel o işi yapmaktan temizlik yapamıyor sonra temizlik olmamış diye baskı kuruyorlar.
Bizim üç vardiyada da şef var ve sürekli kontrol ederler. Bir gün serviste çalışan bir arkadaş 23.07’de lavabodayken şef kontrole geliyor, görev yerinde yoktur deyip tutanak tutuyor hemşireye bile sormadan.

ADIN TEMİZLİK PERSONELİ AMA HER ŞEYSİN
Doktor ve hemşireler sürekli şiddet görüyor hasta yakınlarından, tehdit alıyorlar ve bu sürekli oluyor. Acilde çok yaşanıyor ve yönetim buna hiçbir çözüm bulmuyor. Hastane polisi ve güvenlik hiçbir şey yapmıyor. Bazen bu olayların arasında temizlik personeli de şiddete maruz kalıyor. Hemşirelerin görev tanımı yok, temizlik personeli görevi olmayan her şeyi yapıyor. Doktor ve hemşireler de şirketi çok sorumsuz buluyor, ancak hiçbir çözüm bulunamıyor.
Hafta sonu izninde temizlik yapmaya götürdükleri işçiler var, “Para vereceğiz” diyorlar ama vermiyorlar. Bir gün böyle bir temizlik esnasında arkadaşın üzerine dolap düşmüş, kolu kırıldı. Kılıfına uydurdular. İş kazası saymadılar, arkadaş da korktuğu için şikayetçi olmadı. Şefler bazı arkadaşlara özel işini yaptırıyor ve sonra o kişileri iyi personel olarak nitelendirerek, para yardımı yapıyorlar. Hastanede yaşadığımız sorunlar yaz yaz bitmiyor. Biz taşeron işçiler artık bu sorunlarımıza bir çözüm istiyoruz.

İlgili haberler
GÜNÜN BİLGİSİ: Cibali tütün fabrikası ve kadın işç...

Cibali Fabrikası kadınların tütün kokan elleri üzerinde yükselir. Ancak aynı şartlar ve zorluklarda...

Hamile işçinin ‘sağlıksız güvencesi’

Boya kokusu tinerle karışmış, koku bütün fabrikaya yayılmış. En uç köşede hamile bir kadın çalışıyor...

İşçi kadınların ‘kendi’ gazetesi: Rabotnitsa

Lafta değil yani, bir devrimin öncüsü olan kadınlar aslında cefasını da en çok çekenlermiş, doğusund...