Gebze Belediye Meclisinin kasım ayı oturumunda ‘Okullarda bir öğün sağlıklı, ücretsiz yemek’ teklifi, AKP’liler tarafından ‘Okula aç giden çocuk yok, solcuların uydurması’ denilerek reddedildi.

Biz yıllardır fazla mesailerle maaşın üzerine çıkar biraz da olsa cebimizde para biriktirirdik. Ancak öyle ki şimdi fazla mesailer de kesilmeye başladı. Aldığımız ücretin üstüne çıkamaz hale geldik.

İstanbul Planlama Ajansı'nın açıkladığı Eylül verileri İstanbullu'ların geçim sıkıntısının arttığını, ekonominin iyileşmesine dair umutlarının düştüğünü gösteriyor.

Türkiye’nin her köşesinde beslenmesi yeterli olmayan okula beslenmesiz gelen binlerce çocuk var. Olmayan, olduramayan, iki gün koysa üç gün beslenme koyamayan binlerce ev var bu ülkede…

Adana’da yoksul ailelerin kız çocuklarının geldiği bir meslek lisesinde öğretmenlik yapan Berrin Hoca anlatıyor: Geçim derdi kız çocuklarının eğitim hakkını nasıl etkiledi?

İstanbul Sancaktepe’de bulunan bir binada bayramın ikinci günü çıkan yangında bina kullanılamaz hale geldi ancak bina sakinleri gidecek yerleri olmadığı için binada yaşamaya devam ediyor.

Artan gıda fiyatları ve yoksulluk çocukları vurdu. Öğlen arası sefer tasıyla okuldaki çocuklarına yemek taşıyan velilerin sofrasında tek çeşit yemek var. Meyveye rastlamak ise mümkün değil.

Türkiye’de artan enflasyon ve zamlar çocukları da vuruyor. Esenyalı’da kadınlar, çocuklarını bir kuru ekmekle okula göndermek zorunda kaldıklarını söyledi.

Ayçiçeği yağına art arda gelen zamlar emekçileri market market dolaştırırken emekçi kadınlar yoksulluğun arttığı koşullarda günü kurtarmak için buldukları çözümleri anlatıyorlar.

Yoksulluk, erken yaşta evlilik, eğitime erişememe, işsizlik ve açlık tablosunda bir yaşam. Teber kadınlar anlatıyor: ‘Yorgunuz, dert anlatmaktan da yorulduk.’

Ekmek ve Gül editörümüz Hilal Tok’un katılımıyla Aydın Kadın Dayanışma Platformu etkinliğinde bir araya gelen kadınlar 8 Mart öncesi kadınların yaşadığı yoksulluk tablosunu konuştu.

Adana’dan Gülay, pandemiyle birlikte büyüyen borç yığınını ve küçük esnaf olarak ayakta kalma çabasını anlatıyor.

İzmir Bornova'da Atatürk Mahallesinden kadınlar zamlara isyan etti: Bu nasıl adalet? Başkaları çocuklarımı okutuyor. Geçinemiyorum. Sarayda yaşamakla olmuyor, fakir fukaranın adaletini sorun!

Yeni yılda her şeyin fahiş zamlarla satıldığı memlekette kadınların marketleri dolaşıp en ucuzu bulma çabası da devam ediyor. Esenyalı Mahallesi’nden yoksulluk manzaralarını okuyalım…

Yoksulluk çocuklara, bebeklere devrediyor. Devredenin yoksulluk değil eşit, insanca yaşam olabilmesi için yoksulluğumuzda parmağı olanlara karşı daha çok dayanışmamız ve mücadele etmemiz gerekiyor.

Böylesi bir yoksulluk tablosu karşısında isteklerimiz de çok büyük değil; çocuklarımız için güvenceli bir gelecek, temel ihtiyaçlarımızı karşılayabildiğimiz güvenceli bir iş, insanca bir yaşam...

Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği, “Kadına Yönelik Şiddet Raporu 2021” çalışmasıyla kadınların bir yılının nasıl geçtiğini ortaya koydu ve şiddetin yereldeki görünümlerine dikkat çekti.

Kavakpınar'da uzayıp giden ekmek kuyruğunda kadınlar saatlerini harcıyor. Bazen yağmur altında, soğukta. Geçinebilmek için her şeylerinden kıstığını söyleyen kadınlar "Başka çaremiz yok" diyor...

Altındağ ve Keçiören’de iki doğum hastanesinin kapatılmasıyla birlikte kadınlar şehir hastanelerine mecbur bırakılıyor: ‘Yoksuluz, maddi manevi çok zorluk yaşayacağız.’

Dersim Yenigün Kadın Dayanışma Derneği 6 mahallede 135 kadınla yaptığı anketin sonuçlarını paylaştı. Sonuçlara göre, kadınlar bu yıl önceki yıla göre çok daha yoksul!